Arama

SAĞLIKLI YAŞAM: KENDİMİZE VERDİĞİMİZ EN BÜYÜK SÖZ

05/12/2025 17:26 | Son Güncelleme : 12/12/2025 07:18 | Müslüm OKATAN


SAĞLIKLI YAŞAM: KENDİMİZE VERDİĞİMİZ EN BÜYÜK SÖZ

 

Zamanın hızla aktığı, hayat şartlarının her geçen gün ağırlaştığı bir çağda yaşıyoruz. Gün içinde kaç adım attığımızı, ne yediğimizi, hatta doğru düzgün nefes alıp almadığımızı bile fark etmeden bir gün daha bitiveriyor. Modern hayat bize çok şey sunuyor ama aynı hızla çok şey de alıp götürüyor. İşte tam bu noktada “sağlıklı yaşam” kavramı bir tercih olmaktan çıkıp zorunluluk hâline geliyor.

Bugün toplumların büyük bir kısmı sağlıklı görünmeye, sağlıklı olmaktan daha fazla önem veriyor. Filtrelerle güzelleşen yüzler, uygulamalarla incelen bedenler, “mükemmel” görünen hayatlar… Ama işin gerçeği şu: Sağlık, ekranlarda değil; elimizde, günlük yaşamımızda, her gün yaptığımız küçük seçimlerde saklı. Gerçek sağlık; sabah uyandığımızda hissettiğimiz enerji, akşam uykuya daldığımızdaki huzur ve gün içinde bedenimize gösterdiğimiz saygıdır.

Sağlıklı bir yaşam sürmek, sadece diyet listelerini takip etmek ya da spor yapmaktan ibaret değildir. Bedeni korumak kadar zihni de korumaktır.

Yediğimiz yemeklerden aldığımız bilgiye, maruz kaldığımız stresten kullandığımız dile kadar her şey sağlığımızı şekillendirir. Birçok insan fiziksel yorgunluğunu fark eder ama zihinsel yıpranmayı gözden kaçırır. Oysa ruh sağlığı da en az beden sağlığı kadar önemlidir.

Günümüzde en büyük problemlerden biri “koşar adım yaşamak.”

Sürekli yetişmeye, sürekli bir şeyleri başarmaya, sürekli daha fazlasını yapmaya çalışıyoruz. Fakat unuttuğumuz küçük, çok önemli bir gerçek var: İnsan makine değildir. Kendini dinlemeyen, bedenini duymayan, ruhunu beslemeyen insan bir süre sonra tıkanır, yıpranır ve tükenir.

Oysa sağlıklı yaşam, zorlaştırılmış kurallar bütünü değil; basit alışkanlıkların uzun vadeli gücüdür.

Günde 20 dakikalık bir yürüyüş, içilen bir bardak su, yarım saatlik bir sessizlik, erken yatılan bir gece… Bunlar küçük gibi görünür ama bir ömür boyu büyük fark yaratır.

Ayrıca, sağlıklı yaşamak bireysel bir seçim gibi görünse de aslında toplumsal bir sorumluluktur. Sağlıklı bireyler; sağlıklı aileler, sağlıklı toplumlar ve güçlü bir gelecek demektir. Çocuklarımıza bırakacağımız en değerli miras, büyük bir servet değil; doğru alışkanlıklara sahip bir yaşam kültürüdür.

Bugün kendimize bir soru soralım:

“Bedenime, zihnime ve ruhuma gerçekten iyi bakıyor muyum?”

Eğer bu sorunun cevabı tereddütle veriliyorsa, değişim zamanı gelmiş demektir.

Unutmayalım:

Sağlıklı yaşam, kendimize verdiğimiz bir sözle başlar.

O sözü tutabildiğimiz her gün daha güçlü, daha huzurlu ve daha yaşanabilir bir hayata doğru adım atmış oluruz.

Ve bazen, hayatı değiştiren şey büyük adımlar değil; farkında olunarak atılan küçük, samimi adımlardır.

Beğendim
Bayıldım
Komik Bu!
Beğenmedim!
Üzgünüm
Sinirlendim
Bu içeriğe zaten oy verdiniz.

Bunlar da ilginizi çekebilir

Kış geldi, acil servisler doldu taştı

Kış geldi, acil servisler doldu taştı

Gaziantep Özel ANKA Hastanesi Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. Yeliz Karakan, üst solunum yolu şikayetiyle hastanelere başvuranların sayısında ciddi artış gözlemlendiğine dikkat çekerek, hastalıklardan korunmak için alınması gereken önlemleri sıraladı.

1 yıl önce