Arama

BİRLİK RUHU VE MİLLETİN GELECEĞİ

14/10/2025 19:56 | Son Güncelleme : 15/10/2025 00:16 | Müslüm OKATAN


BİRLİK RUHU VE MİLLETİN GELECEĞİ

BİRLİK RUHU VE MİLLETİN GELECEĞİ

Türk milleti, tarih boyunca birçok badireyi atlatmış, nice imparatorluklar kurmuş, nice yıkımlardan yeniden doğmuş bir millettir. Bu direncin en temel kaynağı birlik ve kenetlenme ruhudur. Ötüken’den başlayan yolculuk, Malazgirt’ten Çanakkale’ye, Sakarya’dan 15 Temmuz’a kadar aynı şiarla devam etmiştir: “Az ama inanmış insan, çok ve dağınık kalabalıktan daha güçlüdür.”

Bugün Türkiye, sadece ekonomik ve sosyal meselelerle değil; dışarıdan yönlendirilen politikalarla da kuşatılmış durumdadır. ABD ve İsrail gibi küresel aktörler, Türkiye’yi zayıflatmak için ekonomik oyunlardan siyasi manipülasyonlara kadar pek çok yönteme başvurmaktadır. Ancak unutulmamalıdır ki bu milletin gücü, sadece tankında tüfeğinde değil; birlik, iman ve inançla ayakta duran insanlarında gizlidir.

Türk milletinin lokomotifi, Anadolu’dur. Ama bu lokomotif yalnızca Anadolu ile sınırlı değildir; Azerbaycan’dan Kazakistan’a, Doğu Türkistan’dan Kerkük’e kadar uzanan Türk dünyası da aynı ortak kaderin bir parçasıdır. Türkiye’de yaşayan Kürt, Alevi, Türkmen, Arap, Çerkez, Boşnak, Gürcü ve diğer bütün etnik topluluklar da aynı devlet çatısı altında kardeşçe yaşamakta ve bu birlikten güç almaktadır.

Dolayısıyla bizim görevimiz; şikâyet etmek değil çözüm üretmek, yılmak değil kenetlenmek olmalıdır. Akademiden medyaya, siyasetten ekonomiye kadar her alanda milletimizin sesi olmak; yazılarla, fikirlerle, kitaplarla hakikati ortaya koymak zorundayız. Çünkü biz, birlik olduğumuz sürece yenilmeyiz.

________________________________________

OLUMLU YANLAR

• Birlik Bilincinin Canlılığı: Zorluklar karşısında toplumun geniş kesimlerinde “birlik olma” refleksi hâlâ güçlüdür. Tarih boyunca varlığımızı koruyan bu ruh, bugün de devam etmektedir.

• Akademik ve Fikri Katkı: Makaleler, kitaplar, konferanslar yoluyla hakikati ortaya koymak, Türk milletinin aydınlık yarınlarına ışık tutmaktadır.

• Fedakârlık Kültürü: Katılımın az olduğu ortamlarda bile yılmadan devam eden bireyler, toplumun vicdanını temsil eden “öncü kuvvetler” olmaktadır.

• Çok Kimlikli Birliktelik: Türkiye’de farklı etnik kökenlerden insanların aynı bayrak altında birleşmesi, milletin geleceği için önemli bir sosyal sermayedir.

• İlme Verilen Değer: Türk toplumunun özünde var olan “ilim ve irfan” sevgisi, dış güçlerin oyunlarına karşı en güçlü kalkandır.

________________________________________

OLUMSUZ YANLAR

• Katılım Azlığı ve Dağınıklık: Zaman zaman birlik hareketlerine katılımın az olması, öncülerin moralini kırmakta ve hareketin dinamizmini zayıflatmaktadır.

• Dış Tehditler: ABD ve İsrail başta olmak üzere küresel güçlerin Türkiye’yi zayıflatma politikaları, hem iç siyaseti hem de ekonomiyi etkilemektedir.

• İç Tartışmalar: Türkiye’de farklı etnik gruplar arasında zaman zaman körüklenen ayrışmalar, birlik ruhunu zedeleyebilmekte, kardeşlik hukukunu aşındırabilmektedir.

• Akademinin Baskılanması: Bilimsel üretim ve fikir özgürlüğü, kimi zaman siyasi baskılar veya ekonomik kısıtlamalar nedeniyle zayıflamakta; bu da toplumun aydınlık geleceğini karartmaktadır.

• Şikâyet Kültürü: Sorunlara çözüm aramak yerine şikâyet etmeye yönelen anlayış, kolektif hareketin önünde ciddi bir engel oluşturmaktadır.

________________________________________

SONUÇ

Bir milletin en büyük gücü, sahip olduğu nüfus, toprak ya da ekonomi değil; birlik ruhudur. Türk milleti, tarihi boyunca bu birlik sayesinde ayakta kalmış, en zor zamanlarda dahi küllerinden yeniden doğmayı bilmiştir. Bugün de aynı ruhu yeniden inşa etmenin zamanı gelmiştir.

Türkiye’de yaşayan tüm etnik gruplar, bu milletin ayrılmaz parçalarıdır. Kimsenin kimseye üstünlüğü yoktur; herkes aynı kaderin yolcusudur. Dışarıdan gelen tehditlere, içeride çıkarılmak istenen fitnelere karşı en büyük silahımız kenetlenmek, üretmek ve omuz omuza vermektir.

Geleceğimiz için yol bellidir: İlmi, irfanı, ahlakı ve vatan sevgisini esas almak; dış güçlerin oyunlarına karşı milli birlik bilincini diri tutmak. Unutulmamalıdır ki millet olarak bir olduğumuz sürece, hiçbir güç bizi yenemez.

________________________________________

OKUYUCUYA SORULAR

1. Sizce bugün Türk milletinin en çok ihtiyaç duyduğu şey birlik midir, yoksa ekonomik refah mı?

2. Türkiye’de yaşayan farklı etnik gruplar arasında kardeşliği güçlendirmek için ne tür adımlar atılabilir?

3. Akademinin ve fikir dünyasının, milletin birlik bilincini güçlendirmede rolü nedir?

4. ABD ve İsrail gibi dış güçlerin etkilerine karşı, toplumsal dayanıklılığı nasıl artırabiliriz?

5. “Az ama inanmış insan, çok ve dağınık kalabalıktan güçlüdür” sözünü bugünün şartlarında nasıl değerlendirmek gerekir?

Beğendim
Bayıldım
Komik Bu!
Beğenmedim!
Üzgünüm
Sinirlendim
Bu içeriğe zaten oy verdiniz.